Medet Allahım medet, medet ki çok bunaldık!
Bıraktık doğru yolu, yolsuzluğa takıldık.
Milletlerin kaderine hükmeden/hükmetmek isteyen kaba kuvvet temsilcileri, öteden beri, ideolojileri adına veya yaptıkları kötülükleri meşru ve mâkul gösterme hesabına yığınlarda her zaman ürperti hâsıl edecek şeyleri kullanagelmişlerdir; yani, “ideoloji tehlikede”, “modernite tehdit altında”, “her yanda demokrasi düşmanları var”, “lâiklik gitti,
Dünyanın karanlıklara yenik düştüğü bir dönemde ufkumuz hep renklerle tülleniyordu ve peşi peşineydi fecir şölenleri. Doludizgindi ışık süvarileri ellerinde pâr pâr meş’aleler, dirilişe çağırıyorlardı insanları uğradıkları her yörede.. diriliyordu semtlerine uğrayanlar İsa Mesih nefesi duymuş gibi.. ve yeşeriyordu geçtikleri yerler...
Günümüzde topyekün dünya ve hususiyle de bizim coğrafyamızdaki milletler, şimdiye kadar olanlardan çok farklı ve öncekilerle kıyas edilemeyecek ölçüde tehlikeli bir dönemeçten geçmekte.
Şeytan, Allah’ın rahmetinden uzak düşmüş, işi azgınlık ve azdırma; varlığını fitne, fesat, nifak ve şikak ekseninde sürdüren lanetlik bir tali’sizdir. Şeytânettir onun her işi ve şer peşinde koşar sürekli; koşar ve insanlarda kötülük duygularını tetikleyerek, onları iyilikten, güzellikten ve faziletten...
Günümüzde yaşanan mezalim karşısında çoklarımız itibariyle aynı duyguları yaşıyor, aynı düşüncelerle oturup kalkıyoruz. Uykularımız kaçıyor, elem ve ızdırapla inliyoruz. Fakat şuna inancımız tam ki, maruz kaldığımız bela ve musibetleri sabır ve rıza ile karşılayabildiğimiz takdirde, bu dünyada çektiğimiz bütün sıkıntı...
Allah çok i̇nsanlara, araba, apartman, mal, mülk, i̇tibar, arkadaş, şan, şöhret vermiş; bazı i̇nsanlara da fakirlik, dert, musibet, elem, keder vermiş; sonraki i̇nsanlar çok mu kötü, yoksa Allah öbürlerini çok mu seviyor?
Allah niçin kullarını bir yaratmadı? Kimini kör, kimisini topal olarak yarattı?