Mutlak bilgi Allah’ın katındadır. Hiç kimseyi O’na karşı tezkiye etmem ve edemem. Ama bu demek değildir ki bir beşer olarak müşahede alanımıza giren doğruları ve güzellikleri paylaşmayacak, hüsnü şehadette bulunmayacağız. Hayır, tam aksine bunları paylaşmak dinimizde esastır. İşte okumakta olduğunuz...
Baskı ve zulüm süreçlerinde zalimin yanında olanların ve zulmedenlerin sesi çok çıkar. Gündemi zulüm düzeninin siyasetçileri, gazetecileri, aydınları belirler. Zulme uğrayanların acıları, çığlıkları ise duyulmaz. Zalime ve zulüm düzenine itiraz edenlerin, mahkemelerde manifesto gibi müdafaa yapan onurlu ve omurgalı aydınların...
Türkiye koyu seküler bir döneme doğru yürüyor, diye yazalı yıllar oldu.
1990 yılının başlarıydı. Kalem ele geçince insan sıklıkla haddini aşıp yazar taklidi yapabiliyor. Bunu anladığım zamanlardı. Muhabirliğin yanı sıra birkaç yazı dizim yayınlanmıştı. Gazeteye gelmiş, tam yanımdan geçerken, “Sen mizah yazsan iyi olur. Mizah eksik damarımız” demiş ve beni inanılmaz...
Yazıya, “Kızımla aynı yaştaydın” diye başlamakta gerçekten zorlanıyorum, ama öyleydin be Bahadır!
İşsiz ve borçlu bir babanın, eve her geldiğinde eşini çocukları dövmesi gibi…